Kumpir

Kumpir, özellikle Orta Anadolu’nun bazı kesimlerinde patatese verilen addır. 1990’lı yıllarda ise fırınlanmış iri patatesin ezilmesi ve içine türlü mezelerin eklenmesiyle yapılan bir yemeğin adı olarak yaygınlaşmıştır.

Kumpirin tarihçesi, patatesin tarihçesi ile yakından ilişkilidir. Patates, ilk olarak Amerika’da keşfedilmiş ve Kristof Kolomb sayesinde Avrupa’ya getirilmiştir. 16. yüzyılda İspanya, İtalya ve Fransa’ya yayılan patates, 18. yüzyılda Orta Asya’ya ulaşmıştır.

Patates, Türkiye’ye 19. yüzyıl sonlarına doğru gelmiş ve çok sevilerek yaygın bir şekilde kullanılmıştır. Patatesin kumpire dönüşmesi ise Yugoslavya’da başlamıştır. Yugoslavya’da alüminyum folyoda pişirilen, içine salata konulan patatese “krumpir” denilmektedir. İngilizler de patatesin içine çeşitli soslar koyarak yerler.

1991 yılında, Yugoslavya’dan Türkiye’ye gelen göçmenler, kumpiri de beraberlerinde getirmişlerdir. Kumpir, kısa sürede Türk halkının da beğenisini kazanmış ve Türkiye’nin en popüler sokak lezzetlerinden biri haline gelmiştir.

Kumpirin günümüzde en yaygın olarak tüketilen versiyonu, içi kaşar peyniri, ketçap, mayonez, sucuk, salam, sosis, turşu, patates salatası, mısır, zeytin, ketçap, mayonez ve hardal gibi malzemelerle doldurularak yapılanıdır. Ancak, kumpirin farklı çeşitleri de mevcuttur. Örneğin, tavuklu, köfteli, mantarlı, sebzeli gibi kumpirler de yapılabilir.

Kumpire, Türk mutfağının bir parçası olarak bakılabilir. Kumpir, hem lezzetli hem de besleyici bir yemektir. Kumpir, özellikle fast food yemeklerini sevenler için ideal bir seçenektir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir